CİNSEL İSTİSMAR


Son zamanlarda gündeme gelen aslında hep var olan cinsel istismar vakaaları üzerinde hepimiz duyarlı hale gelmeye başladık. Peki bu yeni bir olay mı tabi ki de yeni bir sorun değil sadece yaşamadan gündeme gelemeyen büyük yaralardan biri olduğunu söyleyebiliriz.
Toplumumuzda kanayan bir yara olan çocuk istismarı ile ilgili Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi kabulü çokta eskiye dayanmamaktadır. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 20 Kasım 1989 tarihinde kabul edilmiştir. Bu sözleşmenin maddeleri ‘Irk, dil, cinsiyet, etnik ya da toplumsal köken, mülkiyet, özürlülük, doğum ve başka alanlarda farklılık gözetmeksizin bütün çocuklar için eşit ölçüde geçerlidir.’
Bu sözleşmeye göre çocuğun ihmal istismardan korunması , cinsel sömürünün önlenmesi korunma hakkı kapsamındadır.
Cinsel istismarın 3 çeşit risk faktörü vardır. Bunlar çocuğa ait risk faktörleri, aileye ait risk faktörleri, topluma ait risk faktörleridir. Bir örnekle çocuğa ait risk faktörlerinden ve aileye ait risk faktörlerinden bahsetmek istiyorum.
“Yengem geldi. Sana bir şey vereceğim dedi. Yengem sokaklarda oturuyor. Bana gel lokma al dedi. O adam giderken Hey kız evin nerde dedi. Çağırdı gel dedi. Meyve suyu ve kek vereceğim dedi. Adamın üstü kırmızı, kahve montu, kahve pantolonu, beyaz ayakkabısı vardı.
Beni pis eve götürdü. Bir sürü çöp vardı. Bir sürü sigara vardı.Pijamamı çıkardı.İç çamaşırımı çıkardı. Pipisini popuma koydu. Popuma çiş etti. Pipi dışındaydı. Canım yandı. Pijamam ıslandı.Sonra ben çığlık attım. 12  yaşında bir erkek geldi. Adama sen utanmıyor musun kızı kaçırmaya dedi. Adam gitti ben de koşarak eve gittim.
Annem kimseye söyleme dedi. Banyo yaptıracağım dedi. Ben de banyo yaptım. Annemle birlikte dışarı çıktık. Bana adamı gösterdi. Ben de ‘o’ dedim. Sonra karakola gittik.”
Bir kız çocuğunun anlatımıyla yaşadığı cinsel istismar durumun ne kadar acı olduğunu göstermektedir.  Kız çocuk olmak ve 4 yaşından küçük olmak önemli bir risk faktörüdür. Çünkü durumu tam olarak anlamlandıramamaktadır. Yaşadığı olayı kendi dilince anlatmaktadır. Çünkü tam olarak yaşadığı olayın ne olduğunu anlamlandıramamaktır.
Ayrıca  meyve suyu ve kek gibi uyaranlar ile kolayca kandırılabilmektedir.  Çocuklar şeker, para, çikolata gibi uyaranlarla kolayca kandırılabilmektedir. Algıları o kadar basit ve düzdür ki siz onlara ‘Birisi çikolata vereceğim derse sakın gitme.’ uyarısında bulunsanız bile ‘Para vereceğim’ diyen kişiye gidecektir. Savunma olarak da size ‘ Ama sen çikolata vereceğim diyen biriyle gitme dedin para vereceğim diyen biriyle gitme demedin ki!’ olacaktır. Bu yüzden her örneği tek tek saymanız gerekmektedir. Ayrıca neden ve sonuç ilişkisini de açıklamanız gerekecektir.  Neden gitmemesi gerektiğini lütfen çocuklarınıza anlatın. Gider ise neler olabileceğini O’nun anlayabileceği şekilde basit kısa ve net cümlelerle anlatın lütfen.
Aileye ait risk faktörü olarak ta ailenin konu ile ilgili yetersiz bilgisi olmasına bağlı olarak düşük eğitim düzeyi gösterilebilir. Çünkü ailenin ilk tepkisinin çocuğu uyarması ve kimseye bir şey söylememesini istemesidir.  Bu gibi tutumlarda çocuk kendini suçlu olarak görecektir. Çünkü saklaması ve kimseye anlatmaması gereken bir durum içerisindedir ve çocuğun kendisini yargılamasına yol açacak bir durum söz konusudur. Çocuk kendini suçlu olarak görmemelidir ve bizler onlara yardımcı olmaya çalışmalıyızdır.  Çünkü zaten kendi içinde travmatik bir olay yaşayan çocuğa yardımcı olmalıyız. Bir diğer risk faktörü de çocuğu yıkamasıdır.  Çocuk üzerinde bulunan delillerin yıkanmaması suçun tespiti için büyük önem taşımaktadır. Kıyafetleri çıkarılıp bez ya da kağıt bir poşete konularak  saklanmalı ve çocuk kesinlikle yıkanmadan polise bildirimde bulunulması gerekmektedir.
Burada anlattıklarım cinsel istismar ile ilgili olan birkaç konudur. Cinsel istismar hakkında daha çok yazılması gereken konu vardır.  Her yazımda bu konulara örnekler üzerinden değinmeye çalışacağım. Farkındalığın arttığı günler dileğiyle…





Yorumlar

Popüler Yayınlar